23 Aralık 2015 Çarşamba

ÇİKOLATA KİTABI/ DENIS BUOSI&NICOLETTA NEGRI

Yıllar önce kitapçıya girdiğimde bir kitap beni mıknatıs gibi kendine çekmişti ama o zamanlar benim için pahalıydı ve o kitabı alabilmem için para biriktirmem gerekiyordu. Her kitapçıya girdiğimde uça uça bu kitabın olduğu kısma gider, açar okurdum. Eh zaten kitabı daha almadan ezberlemiştim. Ama kütüphanemde mutlaka olması gereken benim için önemi büyük bir kitaptı. İşte o kitabın adı 'ÇİKOLATA' idi.


Satın alalı yaklaşık 7 yıl olmasına rağmen hala bu kitabı elime alınca çok mutlu olurum. Çok iştah açıcı bir kapağı ve kuşe kağıdından sayfaları var. Üstelik içindeki resimleri de beni benden alıyor.


Kitap çikolata hakkında bir sürü bilgi veriyor. Öncelikle Azteklerden, Mayalardan başlayarak çikolatanın geçmişten günümüze kadarki serüvenini ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Daha sonra kakao bitkisinin nasıl toplandığını nasıl işlendiğini ve çikolataya dönüştüğünü anlatıyor.


Mesela ben kakako çekirdeğinin böyle kavunumsu bir meyvenin içinde olduğunu bilmeden hayatımı yaşamışım onca sene, öğrenince çok şaşırmıştım:)


Kitabın ilerleyen kısımlarında usta ve sırları bölümü var. Denis Buosi usta çikolata hakkındaki bilgilerini bizimle paylaşıyor. Çikolatanın temperlenmesiyle ilgili engin bilgilerini de bizden esirgemiyor:)


Ardından çikolata kalıplarını tanıtan bir bölüm geliyor. Ve son olarak çikolata ağırlıklı tatlı tariflerine geçiliyor.


Gördüğünüz gibi 'çikolata' kitabı çikolata hakkında geniiiş bir bilgi veriyor. Ancak benim için yeterli değil. Yani ben kitabın sadece ve sadece çikolatayı anlatmasını isterdim. Tatlı tarifleri olan kısmı pek ilgilimi çekmiyor. Ama çikolatayı da ayrıntılı bir şekilde anlattığı için her çikolataseverin kitaplığında olmalı bence.

Bir de bonus olarak kitabın sonunda el yapımı çikolata tarifleri var. Ayrıca çikolata müzeleri ve festivalleri hakkında da birkaç sayfalık bölümü var.

16 Aralık 2015 Çarşamba

BRAVO PASTANESİ

Butik  pastacılık mantığı benim için şu demek; kremşantinin kullanılmadığı, her pastanın reçetesinin özenle düşünülüp hazırlandığı ve bu nedenle her pastanın birbirinin aynısı olmadığı, keklerinde suni kabartıcıların kullanılmadığı, kremalarının çikolatayla veya meyvelerle harmanlarak enfes bir lezzet haline geldiği, her gün taze taze pastaların üretildiği bir pastacılık.


İzmir’de bulunan Bravo Pastanesi işte tam da böyle bir yer. Benim için çok değerli olan bir arkadaşım götürmüştü beni de. Günlük taze üretilen harika pasta ve çikolataları var ve hepsi de çok lezzetli. Yani bir kere gitmek yetmiyor. Bir kere gidince hep gitmek istiyorsunuz ve en kötüsü başka yerde yediğiniz pastaları beğenmiyorsunuz :) Pasta ve çikolata ustalarını her yıl eğitim için yurt dışına göderdiklerini duymuştum. Bunun etkisi menüye de yansıyor.


Vitrini zaten renk cümbüşü. Çeşit çeşit pastalar ve çikolatalara saatlerce bakabilirim o kadar yani. Ayrıca benim için lezzet kadar mekanın tasarımı da çok önemli. Bravo pastanesinin mekan tasarımı da çok güzel. Yukarıdaki resimdeki kırmızı cumbaların ve çiçeklerin güzelliğine bakar mısınız:D

Çikolata çeşitleri de ziyadesiyle fazla. Toplam kaç çeşit olduğunu bilmiyorum ama 50 çeşidi olduğunu duydum. Ayrıca çikolataları koymak için çok şık kutuları var.Kırmızı parlak parlak olan kutusu favorim. Daha önce bir kaç kez çikolatasından almıştım ama elimde resimleri olmadığı için onları iyice irdeleyemedim. Yani alıp hemen mideye indirdim:) Bu sefer gittiğimde dört farklı çikolatasını denedim.


1-Frambuazlı Bitter Çikolata: Bu favorimdi. Yoğun çikolata tadının yanında meyve tadı da çok güzel hissediliyor.



2-Cevizli Sütlü Çikolata: Sadece ceviz ve sütlü çikolata. Krema yok. Sütlü çikolatası da aşırı tatlı değil. Mesela sütlü çikolata yerine bitter&ceviz olsaydı acı olabilirdi gibi geliyor. Ceviz sütlü çikolatayla güzel uyum sağlamış.



3-Portakal Dilimli Bitter Çikolata: Portakalı dilimlemişler, sonra fırınlamışlar, sonra da bitter çikolataya batırmışlar, ooh mis gibi olmuş. Sadece portakal kabuğundan yapılan çikolata da var ancak böylesi daha güzel bence. Portakalın bir tek kabuğunun değil kendisinin de tadı çikolatayla birleşiyor böylece.



4-Bitter Karışık Çikolata: Hani doyuran diye bir tatlı var. Bol çikolatalı ve insane yediği zaman doyduğunu hissediyor. Bu çikolata da öyleydi işte. Yani daha çok çikolata değil de kurabiye gibi geldi bana, içinde birkaç şey olduğu için de adını karışık çikolata koydum:)



Bu resimler de bonus olsun:) Çilekli milföy pasta. Hafif bir krema, incecik milföy katmanları ve taze çilek. Gayet ferah bir pastaydı. Hafif sevenler için ideal.


Bu da fransız stili portakallı pasta. Biraz ünlü Japon Pastacı Sadaharu Aoki’nin pastalarını anımsattı bana. 


Portakal kabuğu parçacıklarıyla yapılmış kreması çok güzeldi. Arasındaki çikolatalı muhallebi de çok güzel olmuş, portakalla yakışmışlar birbirlerine:)



Sonuç olarak İzmir’e giderseniz mutlaka uğrayın diyeceğim bir butik pastane Bravo Pastanesi.

*Bravo Pastanesi' nin görselleri resmi websitesi www.bravopatisserie.com.tr adresinden alınmıştır. 
* Sadaharu Aoki görseli http://vintagetrinkets.blogspot.com.tr/search?q=sadaharu+aoki adresinden alınmıştır. 

26 Kasım 2015 Perşembe

BUZDOLABINDA UNUTULMUŞ ZAVALLI TRÜF


Bir süre önce hediye etmek için çikolata yapmıştım. Bir tane trüfü de bir arkadaşıma vermek için ayırmış, güzelce yağlı kağıda sarmış ve havalar sıcak olduğundan buzdolabına kaldırmıştım. 

Bugün veririm yarın veririm, hayat koşuşturmacası falan derken üzerinden baya zaman geçmiş ve ben zavallı hüzünlü trüfü dolabın bir köşesinde unutuvermişim.


Daha önce de bahsettigim gibi el yapımı çikolatalar ne kadar çabuk tüketilirse o kadar iyi, yani ne kadar taze tüketilirse o kadar lezzetli oluyor. Ben çikolata yaptığımda da maksimum 3 günde bittiği için bir problem olmuyor. 

Neyse efendim unuttuğum bu zavallı trüfün tadı kesin kötü olmuştur, hakkın rahmetine kavuşmuştur derken bir de ne göreyim? Taptaze bir şekilde tadı ve kokusu bozulmadan üzerinde lekeler oluşmadan dolabın bir köşesinde beklemiş beni canım benim:)


Sonuç olarak çikolatayı yapıp serin bir yere kaldırınca bir problem olmuyor demek ki. 

Benim gönlüm her zaman taze taze yapılmasından yana ama marketlerdeki hazır çikolatalara mecbur kalmayayım çikolata yapıp bir yere depo edeyim derseniz de iyice paketleyip saklamak iyi olur bence.

13 Kasım 2015 Cuma

GODİVA ÇİKOLATA


Godiva çikolatalarını Ülker alana kadar böyle bir marka olduğundan dahi haberim yoktu. Tabi haberim olduktan sonra godivayla ilgili bütün haberleri takip etmeye başladım.


Godivanın bir tarihçesi var. Efendim yıllar yıllar önce iyi kalpli  bir Lady Godiva yaşarmış eh bir de onun kötü kalpli kral kocası:) Kralın halka ağır vergiler koymasına, halkına zulmetmesine Lady Godiva'nın kalbi dayanmamış ve kocasıyla bir anlaşma yapmışlar. 

Lady godiva üzerinde hiçbir kıyafeti olmadan ata binip şehirde dolaşacak sadece upuzun saçları vücudunu kapatacak ve halktan kimse penceresini açıp göz ucuyla dahi ladymize bakmayacakmış.
  
Lady Godiva  halkının iyiliği için bu şekilde at üstünde bütün şehri dolaşmış ve kimse bakmamış ve mutlu sooon kralımız ladynin bu fedakarlığı karşısında çok duygulanmış veee halkına zulmetmeyi bırakmış.


Bu hikayeden yıllar yıllar sonra ise Joseph Draps isimli çikolata ustası bu hikayeden çok etkilenmiş ve öyle bir çikolata butiği açmalıyım ki aynı Lady Godiva gibi hem lüksü hem zerafeti yansıtsın demiş. Ve sonuç olarak 1926 yılında Belçika'da Godiva çikolataları ortaya çıkmış.

Godiva Belçika kraliyet sarayının resmi tedarikçisi pozisyonundaymış, hala öyle mi bilmiyorum.


Godiva çikolata butikleri gercekten güzel. Butiklerinde genel olarak altın sarısı ve kahverengi tonları kullanılıyor. İnsanın içini daraltmayan bir atmosferi var. Kafe tarzında dizayn edilmis ama ana tema çikolata. Bunun yanında yine cikolatanin yoğun olduğu tatlı ve içecekler ve dondurma var. Sunumları da çok güzel.


Godiva lüks çikolata kategorisinde ve fiyatları da ona göre. Örneğin; bir cikolatası 5tl ,4 tanesi 20tl, 8 tanesi 35 tl idi ben gittiğimde.


Şimdi gelelim çikolatalarına. Çikolataları gerçekten güzel böyle o kakao tadını hissediyorsunuz yerken. Özellikle yoğun bitterli olanı çok güzeldi. Resimde de gördüğünüz gibi yüzeyleri parlak ve pürüzsüz.

1.Yoğun Bitterli Çikolata: En sevdiklerimden biriydi. Eleştirilecek bir tarafı yok ne yalan söyleyeyim:)





2.Karamelli Çikolata: Karameli akışkandı ve sütlü cikolatası da çok tatlı olmadıgı için bu da çok güzeldi. Çünkü genelde karamelle çikolata birleşince ikisi de şekerli olduğu için ağır oluyor.




3.Frambuazlı Karamelli Çikolata: Üzerindeki pembe tozlar görsellik olarak çok hoşuma gittiği için aldım. Frambuaz tadı çok baskın değil, karamel tadı da çok baskın değil, tam olarak ne olduğuna karar veremediğim enteresan bir tat. Denemeye değerdi.




4.Yoğun Sütlü Çikolata: Bu çikolatanın şekli çok hoşuma gitti böyle su damlası gibi. Yine sütlü çikolatası çok tatlı değildi, bu açıdan güzeldi ama bayıldım diyemem.




5.adını bilmediğim bu üstünde güzel çiçek deseni olan çikolatanın da su damlası şeklinde olan çikolatadan tat olarak pek bir farkı yoktu bence. Güzel ama vazgeçilmez değil:))




6.Bonus olarak kahvenin yanında geldi bu cikolata. Dışı sütlü çikolata içi sütlü cikolata ganajı ama içinde gofret parçacıkları vardı. Yani kıtır kıtır bir şeyler vardı da ben onu gofret olarak algıladım. Tadına gelirsek bunu çok sık söylemem ama cık hiç olmamış.




*Godiva logosunun görseli logovector.org adresinden alınmıştır.
*Godiva Belçika butiğinin görseli godivatr.com adresinden alınmıştır.



3 Kasım 2015 Salı

BİR KUTU MUTLULUK: ÖZSÜT EL YAPIMI ÇİKOLATA


Doğum günüm sayesinde sevgili ailem bana bu güzel kutudaki çikolataları almışlar. Tabii  ‘ben doğum günü çocuğuyum bu çikolatalardan bana alsanız ne de güzel olur’ benzeri şeyler söylemesem alırlar mıydı bilmiyorum orası da ayrı bir mevzu ama hiç almamalarından iyidir değil mi:))


Daha önce Özsüt’ün el yapımı çikolatalarını çok beğendiğimi söylemiş ve bir kısmını inceleyip resimlerinin paylaşmıştım. Bu sefer daha önce denediklerimden farklı çeşitler de vardı kutuda.

Özsüt'ün çikolatalarının yanında kutularını da beğeniyorum. Sade ve şık kutuları var bence. Ayrıca eklemem gerekir ki çikolataları da gayet taze ve çıtır çıtırdı. Çabuk bitmesinler diye azar azar yiyip bütün aile üyelerinden saklıyorum.

-Frambuaz Ganajlı Çikolata: Mükemmeldi diyemem çünkü ben meyveli çikolata çok sevmiyorum. Ama ganajda bitter çikolata yoğunluğunun olması güzeldi.




- Portakallı Bitter Çikolata: Portakallı bitter çikolataya bayılırım nerde görsem alırım diyenlerdenseniz hiç durmayın alın derim. Çünkü markette satılan portakallı bitter çikolatalardan çok daha güzel ve çıtır çıtır.Portakal şekerlemesi de çok tatlı değil içi baymıyor.



-Fındık Ezmeli Çikolata: Fındık ezmesiyle geçen bir hayatım olmadı. Fındık ezmesini ayda yılda bir bile yemem o kadar aramam yani. Ama çikolata kötü müydü? Hayıııır, fındık ezmesiyle pek haşır neşir olmayan benim için bile güzeldi şimdi hakkını yemeyelim.


Özsüt çikolatalarına çeşitli isimler koymuş. Mesela şu fındık ezmeli çikolatanın adına Ecrin koymuşlar, frambuazlı olanın ismi ise Mystique. Bana komik geliyor:) Yani mesela çikolata almaya gidip bana şurdan 200 gr Ecrin verir misiniz diyemem heralde, gülerim.Ama bir yandan da düşünüyorum. Çikolatalarıma işim koymak istesem ne koyardım acaba ? Bu konuya biraz kafa yormam lazım sanırım.


26 Temmuz 2015 Pazar

FAME CHOCOLATE / İZMİR OPTİMUM

Butik çikolata yapan bir yer gördüğümde gözlerim faltaşı gibi açılıyor demiştim. İşte böyle bir yer İzmir optimumda karşıma çıktı. Eh doğal olarak vitrine yapıştım bende :) Alışveriş merkezinde etrafı camekanla çevrili şirin bir çikolatacı. Vitrininde çikolatadan küçük askerler, şirin şirin ördekler, kuzular ve daha bir sürü şey var.





Çok çeşitli çikolataları var ve çikolata olarak Callebaut kullanıyorlarmış. Ben de denemek amacıyla biraz çikolata aldım. Yakında çikolata dersleri de vermeye başlayacaklarmış. Yolunuz düşerse ve butik çikolatayı seviyorsanız uğrayın derim:)




-Bademli Bitter Çikolata: Bu benim favorimdi. Sade ve güzel. Bademler bitter çikolatayla çok güzel uyum sağlamış.



-İçi dolgulu Bitter Çikolata: Bu da ikinci favorim. Bıçakla keserken resmen içinden dolgusu fışkırdı. İç dolgusu da çok güzeldi.


-Sütlü Karamelli Çikolata: Karameli zaten severim o yüzden genel manada sevdim ama karamelin içinde bir aroma var sanırım o beni biraz rahatsız etti.



-Karamelli Sütlü&Beyaz Çikolata : Karamel aşığı olduğum için bütün karamelli çikolataları topladım. Ha bunun diğerinden ne farkı var derseniz pek bir farkı yok. Bu çikolatada ekstra olarak beyaz çikolata var. Beni rahatsız eden karamelin içindeki aroma bundaki karamelde de var.

       


-Sütlü Dolgulu Çikolata: Deniz atı veya midye vb. şeklindeki çikolataları çok seviyorum. Hem şekilleri çok hoşuma gidiyor hem de tatları…Böyle yiyince bi mutlu oluyorum :) Eve yurdışından gelmiş böyle şekilleri olan bir kutu çikolata vardı zamanında. Kutunun yarısını yemiştim sanırım.Evet biraz tatlı ama buna değer.

 

-Antep Fıstığı Krokanlı Sütlü Çikolata: Öncelikle görüntüsü ve şekli çok hoşuma gitti. Antep fıstılarının böyle bütün bütün gözükmesi çok güzel olmuş lakin görüntüsüne vurulduğum caanım çikolatanın tadını sevemedim. Bir krokansever olarak bütün umutlarımı bu tatlı çikolataya bağlamıştım. 



-Bütün Fındıklı Sütlü Çikolata: Klasik sütlü fındıklı çikolata. Eh tabi ki beğendim :) Çünkü bana göre sade her zaman güzeldir. Böylece çikolatanın tadı daha güzel gelir.



Kakao Kaplı Trüf: Eveeet buda en üvey evlat muamelesi yaptığım çikolata oldu. Sanırım biraz yağlı geldi.



Sonuç olarak Fame Chocolate’in çikolatalarını sevdim. Zaten çikolata olarak Callebaut’u kullanmaları beni baştan cezbetmişti. Benim beğenme ölçütüm şudur: Bir daha aynı yerden çikolata alır mıyım? Cevap evetse benim için tamamdır:)